Blog açabileceğiniz 7 farklı içerik yönetim platformu

Göreceliği en çok tecrübe ettiğim noktalardan birini internet hayatı olarak gösterebilirim. Kimin, neyi, nasıl ve ne için istediğini kestirmek gerçekten zor. Her bir bireyin farklı beklentisi olduğunu düşünecek olursak, online hayatta da çalışmak isteyeceği alt yapılar farklı olabilir. Sizlere bu yazımda blog açıp, profesyonel çalışmalar yapabileceğiniz platformları tanıtıyor olacağım. Tanıtım sırasında her bir alt yapının artılarına ve eksilerine de yakından göz atıyor olacağız.

İlk adımı atmadan önce, sizlere dikkat etmeniz gereken birkaç noktayı anlatmam gerek.

  • Buradaki platformların neredeyse hepsi ücretsizdir. Ancak ek olarak alan adına ya da hosting firmasına ödeme yapmak zorunda kalabilirsiniz.
  • Alt yapı seçmeden önce mutlaka nasıl bir blog sahibi olmak istediğinize karar verin. Sonrasında hangi platformun bu imkanı size sağlayacağına bakın. Her bir alt yapıya ait birer demo yer alacak.
  • Şu anda hedefleriniz arasında para kazanma olmasa da, ileride böyle bir ihtimalin olacağını unutmayın.

Bunları göz önünde bulundurarak, blog açabileceğiniz en iyi platformalara göz atalım.

WordPress.org

WordPress.org içerik yönetim sistemidir. Genelde ziyaretçilerim bu hizmeti WordPress.com ile karıştırmakta. WordPress.org blog, forum, e-ticaret sitesi açabileceğiniz bir alt yapı iken, WordPress.com bu hizmetleri barındırabileceğiniz hosting platformunu toplu bir şekilde bizlere sunmakta.

Diğer bir deyişle ücretsiz olan WordPress alt yapısı için bir adet WordPress hosting firmasından yararlanmanız gerekiyor.

Blog dünyasının neredeyse %70’ine hakim olan WordPress ile yönetimi kolay ve güvenli bir bloğa sahip olabilirsiniz.

Artılar:

  • Şu anda incele.co’da da kullandığım, kullanıcı dostu ve gelişime açık bir içerik yönetim sistemi.
  • Blog alt yapısını çok kolay bir şekilde e-ticaret, forum, kurumsal site haline çevirebiliyorsunuz.
  • WordPress’te görsel olarak düzenleme yapabileceğiniz birçok WordPress teması bulunmakta. Ayrıca yönetim şeklini değiştirmek için de eklentiler mevcut.
  • Arama motoru konusunda gayet başarılı olan WordPress, Google dostu bir sisteme sahip.

Eksiler:

  • Yönetim konusu biraz deneme-yanılma modeli ile ilerlemekte. Sürekli olarak bir şeyleri tecrübe edip, kendinizi geliştirebiliyorsunuz.
  • Sitenizin bakımını -eğer ki hosting firmanız karşılamıyorsa, siz yapmak zorundasınız. Bu bakım içerisinde güncelleme, yedekleme ve güvenlik yer almakta. Ya da günlük yedek tutan, DDOS korumalı hosting firmalarına göz atabilirsiniz.

WordPress.arg’a örnek demo olarak incele.co gösterilebilir.

WordPress.com

Auttomatic tarafından bizlere sunulan WordPress hizmeti. Bu hizmetten ücretsiz olarak yararlanabiliyoruz ancak siteyi geliştirmek için bazı ek ücretler ödememiz gerekebilir.

Artılar:

  • Kurulum gerektirmez.
  • Giriş aşamasında ücret ödemek zorunda değilsiniz.

Eksiler:

  • Siteniz bir bakıma başkasının elinde ve geliştirmek için ödeme yapmak zorundasınız.
  • İhlal durumunda siteniz kapatılabilir.
  • Sitenizde reklam yayınlayamazsınız.
  • Sitenizde yer alan reklamlarda kurtulmak için yaklaşık 3$/ay ve ek alan için de yıllık 10$ kadar bir ücret ödemeniz gerekiyor.

Blogger

Google tarafından bizlere sunulan ve yine birçok kişinin tercih ettiği alt yapılardan bir tanesi. Blogger sayesinde tüm klasik blog özelliklerine sahip olabiliyoruz. Ayrıca alt yapı Google sunucuları ile bizlere sunulduğu için ciddi bir site performansı almamız da söz konusu.

Artılar:

  • Kurulumu çok kolay. Sadece bir gmail ile ilk adımı atabiliyorsunuz.
  • Yönetim çocuk oyuncağı. Sürükle bırak ile her şeyi yapabiliyorsunuz.
  • Sunucu güvenliği ve performansı tamamen Google tarafından yönetiliyor.

Eksiler:

  • Sitenizi geliştirme adına adımlar atamıyorsunuz. Kullanabileceğiniz eklenti ve temalar oldukça sınırlı.
  • Blogger, WordPress gibi düzenli olarak güncelleme almıyor. Bu da özellik olarak WordPress’in gerisinde kalacağı anlamına geliyor.
  • Google’ın canı sıkılırsa, hesabınızı kapatabilir ve tüm içerikleri size haber vermeden silebilir. O nedenle blogger yine sizin olmayan ve blog hayatında sizi sürekli tedirgin edecek diğer bir alt yapıdır.

Blogger’a örnek demo olarak themeforst’ta en çok satan MagOne teması gösterilebilir

Tumblr

Blog dünyasının en pis platformu olarak da gösterilebilir. Ana alan adı engellenemediği ve Tumblr’ın da sürekli olarak alt alan adı ile kullanıcılarına hizmet verdiği için şu anda kötü amaçlarda (+16 ve +18) siteler için kullanılan, pek de tavsiye etmediğim alt yapılardan bir tanesi.

Artılar:

  • Tamamen ücretsiz alt yapı.
  • Sosyal medya güçlendirmesi.
  • Resim, video ve gif çalışmalarını kolayca yönetebiliyorsunuz. Videoları farklı bir yerde barındırmanıza gerek kalmıyor.

Eksiler:

  • Tumblr size ne sunarsa, onu kullanmak zorundasınız.
  • Tema değişikliğine gidebilirsiniz ancak bu sınırlı olacaktır.

Tumblr örnek demo olarak küçük ev bloğu gösterilebilir.

Drupal

WordPress’in biraz daha arkasında kalan ancak sürekli olarak kendini geliştiren platformlardan bir tanesi. Drupal şu anda 8x version ile karşımıza çıkıyor. Açık kaynak olan Drupal 3. kişiler tarafından da gelişime açık ancak görsellik ve eklenti olarak maalesef WordPress’e pek yaklaşamıyor.

Artılar:

  • Uygun fiyatlı hosting firmaları sayesinde tek tık ile Drupal kurabilirsiniz.
  • Yönetimi oldukça kolay.
  • Sürekli güncelleme alıyor.

Eksiler:

  • Gelişim konusunda sınırlısınız.
  • Ek düzemeler konusunda tıkandığınızda bir yazılımcı ile çalışmanız gerekecek.

Drupal örnek demo olarak themeforest’ta en çok satılan Porto teması gösterilebilir.

Joomla

İlk online hayata girişi gerçekleştirdiğim; her ne kadar güncelleme paketleri çıkarsa da hala güvenlik sorunları ile boğuşan farklı bir blog kurma platformu.

WordPress ve Drupal gibi Joomla da açık kaynak koduna sahip bir içerik yönetim sistemi. Sistemi dilediğiniz gibi geliştirebilir; sisteme tema ve eklentilerle farklı görsellikler ve özellikler ekleyebilirsiniz.

Artılar:

  • Ücretsiz bir hizmet. Satın aldığınız hosting firmasının yönetim panelinde, sihirbazla kolay kurulum gerçekleştirebilirsiniz.
  • Güvenlik zaafları var ancak sürekli eksikler gideriliyor ve açıklar kapatılıyor.
  • Ücretsiz temalar ve eklentiler mevcut.

Eksiler:

  • Bu listenin en güvensiz alt yapısı diyebiliriz.
  • Site gelişime açık ancak mutlaka bir yazılımcı ile işe devam etmeniz gerekecektir.
  • Ücretli de olsa WordPress kapsamı kadar tema ya da eklenti bulma imkanınız yok.

Joomla demo örnek olarak themeforest’ta en çok satılan Reviver teması gösterilebilir.

Medium

Dünya genelinde tüm dilleri kapsayan ve sizlere de bağlandığınız ülkenin diline özel olarak blog açma imkanı tanıyan farklı ve özgün platform. Medium önceleri çok popüler olmasa da, şimdi milletin içerik girmek için yarıştığı bir sosyal mecra haline geldi.

Yönetim konusunda herhangi bir adım atmanıza gerek. Yazılarınızı sadece firmanın kendine özel panelinde yayınlayabiliyorsunuz.

Artılar:

  • Geniş bir sosyal kitleye sahip olabilirsiniz.
  • Çok sade ve yönetimi kolay bir panel karşımızda.
  • Yazdığınız yazılar Medium popülerliğinden dolayı daha rahat bir şekilde ön plana çıkıyor.
  • Eğer kendi siteniz varsa, bu ağı kendinize referans yaratabileceğiniz bir ağ olarak kullanabilirsiniz.

Eksiler:

  • Size ait olan bir şey yok.
  • Hesabınız kapatılabilir ve tüm yazdıklarınız duman olabilir.
  • Oluşturduğunuz sosyal çevre Medium’a ait olduğu için hesabınızın kapatılması durumunda, bu çevre de yok olacaktır.

Toparlayacak olursak

Sizlere bu yazıda dünya genelinde popüler olarak kullanılan, blog açabileceğiniz alt yapıları kısaca tanıttım. Özellikle artı ve eksilerine vurgu yaparak değindiğim platformlar her kesimin talebine cevap verecek özelliklere sahip. Yapmanız gereken sadece, ileriye dönük çalışmalarınıza şekil vereceğiniz alt yapıya karar vermek ve kurulumu gerçekleştirmek. Makale yazmak; video, resim çekip paylaşmak size kalmış.

Projenizde şimdiden başarılar!

İlginizi çekeçek diğer makaleler:

We will be happy to hear your thoughts

      Leave a reply

      İnceleCo